19 Haziran 2009 Cuma

Uğur için...




12 yaşında 4 polis tarafından 13 kurşunla öldürülmüş bir çocuk. Katilleri, bağımsız ve en ülkede üst merci konumundaki bir mahkemenin meşru müdafaa gerekçesiyle serbest bırakılıyor.

Konuşamıyoruz, ağzımızdan tek bir kelime çıkamıyor; Alexis öldürüldükten sonra devletten hesap soran komşularımızı görüp böylesi bir örgütlülüğe iç geçiren bizler ancak ve ancak oturup bu komedyaya gülüyoruz. Uğur, 5 yıl önce 13 kurşunla öldürüldü. Devletin "bağımsız" her kurumu onun cesedine kurşun yağdırmaya devam ediyor.

Onu mezarının başında nöbet tutan 13 meleğe emanet ediyoruz...

11 Haziran 2009 Perşembe

Vlademir Totoshov'un Müziksiz Geçen Günleri




Öyle rivayet edilir ki, Totoshov kendisini derin buhranlara sürükleyen müziksiz günlerin sonunda elleriyle sardığı iran tütününden yapılmış cigarasını yakar ve bir ezgi mırıldanırmış. Bu mırıldanma zamanla değişerek bir homurtuya bdönüşürmüş. Şimdi sessizlik ve homurdanma arasına sıkışıp kaldıysak eğer biz homurdanmayı seçenlerdeniz. Hatta bu homurtuların en derin yerlerinde yaratıcı hazzın köpeği olan her nesneyi süzer dünyaya öylece geri tükürürüz.


Totoshov geleceğin müziğini St. Petersburg'un sığ ortamında anlatmaya çalışırken Dead Flag Blues'u ıslıkla çalarak örneklemeye çalışmıştır. Gece ve Geyik'te bu durum; zorunlu ve uzun sürgün günleri geçiren Maxim'in uykusundan bağırarak uyanıp Biz Burada Değiliz diye bağırdığı bölümde ortaya çıkar. Totoshov müziğin zihnindeki garip yolculukların rotası olduğunun farkındadır.